Bu günlerde dinleyecek ahım şahım kaliteli albümler bulamadığım için kendimi nostaljiye vermiş durumdayım. Arşivime eklenen yeni CD ler genelde eski kayıtlardan veyahut 90 ların o unutulmaz menüsünden oluşmakta. Osman İşmen - Diskomatik Katibim , Sezen Aksu - Düğün ve Cenaze , Barış Manço - Orijinal Plak Kaytları gibi nostaljik semalarda takunyalarımla ilerlerken Ayla Algan , Gönül Yazar , Nükhet Duru gibi Ossi müzik etiketiyle çıkan orijinal plak kayıt eserleri de bu nostalji furyamdan nasibini alan son eserler oldu.
Söz yazarları daha ziyade eski sevgiliye laf sokuşturma düsturunu benimsedi benimseyeli piyasa şarkısı denen o haydi eller havaya kop kop durumları musıki civatalarımı yerinden oynatmaya birebir. Aysel Gürel'in dış dünyası gibi çıldırıklıktan bir hayli uzak naif , kırılgan eserlerini mumla ararken , Şehrazat söz yazarları içerisinde şu anda duygu bakımından beni çekebilen bir başka isim. Nazan Öncel , Nil Karaibrahimgil , Aylin Aslım , Mete Özgencil ve Ertuğ Ergin sözlü şarkılar da beni heyecanlandırabilen sözlere sahipler.
Bu işin matematiğini eskiler pek güzel çözmüş. Basit melodiler , vurucu sözler ile yüreğimizin gönül telini titretmeyi çok iyi bilirlerdi. Şimdi ise bir zamanlar dillere destan şarkılarıyla bir çok albümde kendine yer bulan Yıldız Tilbe bile "çöpteyim" başlıklı şarkılar yapabiliyorsa eyvah demem işten bile değil. Ben de artık orijinal CD alırken önce samplelarını dinleyip sonra karar veriyorum. ya güzel albüm yapın ya da albümlerinizi o raflarda tozlanmaya mahkum edin :)) Tehdit eder gibi oldum ama napalım yapın işt bir şeyler sevgili bestekarlar :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder